GÖRÜNTÜLÜ

‘Burcu Köksal’a da cevap veririz, ırkçılığa da dur deriz’

DEM Parti İBB Eşbaşkan Adaylarından Meral Danış Beştaş, Murat Çepni ile katıldıkları gençlerle buluşmada, DEM Parti iktidardan taraftır diyenlere ‘utanın’ diye seslenirken, faşist bir dil kullanan muhalefete de cevap vereceklerini söyledi.

YEREL SEÇİMLER

DEM Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayları Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni Beyoğlu ilçesi Hacıahmet Mahallesi’nde katıldıkları seçim bürosu ve açılışının ardından yine aynı mahalledeki pazara giderek halkla buluşma gerçekleştirdi. Özellikle kadınların yoğun ilgi gösterdiği Meral Danış Beştaş, pazar esnafı ile de gıdaya gelen zamları, ürünlerin fiyatlarını konuştu. Esnafların hemen hemen çoğu hayat pahalılığına dikkat çekerken ürünlerin fiyatlarının yüksek olmasının sebebi olarak da enflasyonu işaret etti. Hacıahmet Mahallesinde halka seslenen Meral Danış Beştaş Kürtçe bir konuşma yaparken Murat Çepni de Türkçe olarak halka seslendi.

DEM PARTİ BU SEÇİMLERDE KENDİSİNE OY VERECEK

Çepni konuşmasında şunlara değindi: “Bize bu seçimlerde ne yapacağız diye çok soruyorlar. Bir kez daha buradan yanıt verelim. DEM Parti bu seçimlerde kendisine oy verecek. DEM Parti bu seçimlerde demokrasiye, özgürlüğe oy verecek. Çünkü DEM Parti bu gücünü Figen Yüksekdağlardan, Selahattin Demirtaşlardan, Gültan Kışanaklardan, Sebahat Tuncellerden alıyor. Onlardan aldığımız güçle çalışacağız. Demokrasiyi onlar için de getireceğiz. Biz demokrasinin, özgürlüğün partisiz. Biz zenginlerin değil, yoksulların partisiz. Biz artık bizi yok sayanlara dilimiz, kültürümüzü, tarihimizi yok sayanlara êdî bes e diyoruz, diyeceğiz ve kendimizi İstanbul’da da her yerde olduğu gibi en güçlü biçimde bu seçimlerde başarıya taşıyacağız. Bizim İstanbul’da en güçlü şekilde yakalayacağımız başarı, DEM Parti’nin demokrasi ve özgürlük programının başarısı olacak. Bundan sonra hiç kimse bizim arkamızdan plan yapamayacak. Bütün planları, bütün barajları dün yıktığımız gibi bugün de yarın da yıkacağız.”

DEM’SİZ TEK CÜMLE DUYMUYORUM

Buradaki buluşmanın ardından Hisarüstü’nde Boğaziçi Üniversitesi öğrencileriyle buluşan eşbaşkan adayları burada gençlerle bir araya geldi. Bu buluşmada konuşan Meral Danış Beştaş şunları söyledi: “DEM Parti’nin aday çıkarması şu anda neredeyse Türkiye’nin en temel gündemlerinden biri haline geldi. Hakikaten medyada dehşet verici tartışmalarla karşı karşıyayız. Sanki bizim kimliğimiz yok, bizim siyasetimiz yok… Biz bir siyasi parti olarak kendi adımızla, kimliğimizle, iddialarımızla yönetim anlayışımızla İstanbul’da aday olamazmışız gibi çok farklı, çok üstenci, çok hiyerarşik, çok ötekileştirici bir dille karşı karşıyayız. Yine üzülerek belirteyim ki sadece iktidar medyası yapmıyor. Bunu muhalefet medyası da dayatıyor. Muhalefet medyası kendi bakış açısına göre bizi oyları bölmekle suçluyor. Bizim oyları nasıl bölüyoruz anlamadım. Onlar bizim oyları bölüyor aslında. Onlar bizim oylara, bizim seçmenimizin oylarına, iradesine talip olurken bunu yapıyor. Ama gece gündüz her programda bizi konuşuyorlar, bizi tartışıyorlar, DEM’siz tek cümle duymuyorum.

Ama bize yönelik bir sansür var. 2015’ten beri partimize karşı kesintisiz bir siyasi operasyon süreci var. 4 Kasım 2016’dan bu yana arkadaşlarımız Demirtaş,  Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel gibi partimizde eşbaşkanlık yapmış arkadaşlarımız içeride, binlerce siyasi mahpusa tecrit uygulanıyor ve buna karşı cezaevlerinde açlık grevleri var. Kürtlere yönelik, partiye yönelik gözaltı operasyonları devam ediyor. Daha dün burada 7 tane kadın arkadaşımız alındı. Geçen hafta ESP’ye yönelik operasyon vardı. Ama bunların hiçbiri tartışılmıyor. DEM parti ne kadar oy alır, kimin için aday oldu, niye aday oldular, kime yarayacak bu iş tartışmaları yapıyorlar. Biz burada tam da şunu söylüyoruz: Biz kimseye yaranmak gibi bir kaygıyla hareket etmiyoruz. Biz Türkiye’de bu sistemin değişmesini savunanlarız. Biz Türkiye’de çoğulcu bir yönetimin, demokratik bir yönetim anlayışının yerleşmesi için mücadele ediyoruz.”

KÜRT İLLERİ VE SAVAŞ ONLAR İÇİN PARA DEMEKMİŞ

Meral Danış Beştaş, konuşmasında AKP’nin adayı Murat Kurum’un Habertürk yayınındaki bir açıklamasına dair de eleştirilerde bulunurken barış istemeye devam edeceklerini de söyledi: “Bütün İstanbul Murat Kurum ve Ekrem İmamoğlu afişleriyle donatılmış vaziyette bir fotoğraf yarışı var. Hepsi erkek, kadının adı yok zaten kampanyada, Kürdün adı yok, Alevinin adı yok, gençliğin adı yok, ötekinin adı yok sadece proje yarışı yapıyorlar. O diyor ki, metronun 8 kilometresini ben yaptın, diğeri diyor ki, hayır 60 kilometresini ben yaptım.

Hele hele Murat Kurum geçenlerde bir şey söyledi, hakikaten inanamadım, üç kere dinledim. Habertürk yayınında âşık olduğu anısını anlatıyor, batı illerinde askerlik yapıyormuş ama evlenmek için para kazanması gerekiyormuş. Nereye gitmiş biliyor musunuz? Silopi'ye! Oraya gideyim, para biriktireyim de evleneyim diye anlatıyor. Yani Kürt illeri ve savaş onlar için para kaynağıymış. Savaş, rant bütün kıbleleri ve bence dünyanın neresinde olursa olsun bu açıklamanın müthiş bir tartışma ve sansasyon yaratması lazımdı. Ama bizde gayet normal bir şeymiş gibi karşılanıyor. Biz bu sebeple savaşa karşı barış siyaseti yürüten bir partiyiz. Biz kesinlikle Kürt meselesi çözülmeden asla ve asla Türkiye’nin demokratikleşemeyeceğini savunan bir partiyiz ve Kürt meselesinin de şiddet dışı yöntemlerle çözümünü savunuyoruz. Bu konuda bir deneyim yaşadık. Sayın Öcalan bu konuda baş muhataptı. Şimdi baş muhatap olan bir kişiliğe, bir şahsiyete tecrit uygulayarak savaş politikasını devam ettiriyorlar. Biz de diyoruz ki savaş politikasında ısrar Türkiye yurttaşlarına hiçbir fayda sağlamıyor. Gelin barışa, barış politikasına dönelim ve Türkiye’yi rahat ettirelim.

Yine de buna rağmen bize iktidarın tarafındalar deniyor, ne muhalefetin ne de iktidarın tarafındayız. İktidarın tarafında diyenlere utanın diyorum! Hakikaten utansınlar iktidar kimin genel başkanlarını hapsetti ya da hangi partinin üyelerine bu kadar yoğun bir baskı uyguladı, hangi partinin belediyelerine kayyum atadı, hangi partiye bu kadar hukuksuz, haksız zulmedercesine sistematik operasyonlar düzenliyor? Biz kimseden yana değiliz, bu nedenle ve tabii ki en büyük mücadelemiz iktidara karşı, biz muhalefete muhalefet etmek için yola çıkmadık. Biz tam da iktidarla mücadele etmek için yola çıktık ama vallahi kusura bakmasınlar, Burcu Köksal’a da cevap veririz, ırkçılığa ve faşizme de dur deriz.  Tanju Özcan'a da geçit vermeyiz. Neticede muhalefet iktidardan çok hatta neredeyse onunla yarışan bir dille, yani faşist bir dille konuşuyorlarsa buna da hayır deriz.”